Kripto para dünyasında Bitcoin yarılanması oldukça önemli ve kritik olaylardan biridir. İlk çıktığı günden bu yana Bitcoin para kavramını başlı başına değiştirmeyi başardı. Sahip olduğu özellikleri sayesinde de büyük ölçüde başarı elde etmeyi başardı.
Bitcoin yarılanması temelinde oldukça iyi bir fikir olmasına rağmen pek çok tartışmayı da beraberinde getirmektedir. Fakat pek çok para biriminin sağlayamadığı bir şey olan enflasyon kontrolü üzerinde önemli bir etki sağlar.
Konuyu daha anlaşılır bir hale getirmek için birazdan konunun detaylarını gireceğiz.
Bitcoin’in gizemli yaratıcısı olan Satoshi Nakamoto, Bitcoin olabileceği maksimum bir sınır belirlemiştir. Bu sınır pek çok kişinin bildiği üzere 21 Milyon’dur. Fakat bu Bitcoin’lerin tümü bir anda oluşturulmamıştır. Aksine belirli miktarlar ve süreler halinde oluşturulur. Buna da Bitcoin madenciliği diyoruz.
2009 senesinde ilk defa genesis bloğu diye de bilinen ilk Bitcoin bloğu oluşturulmuştur. Bu blok içerisinde 50 Bitcoin yer alıyordu. Her 10 dakikada bir de Bitcoin ağına yeni bloklar ekleniyordu. Böylece piyasaya 50 Bitcoin eklenmiş oluyordu. Madenciler bunları alıp diledikleri gibi kullanabiliyordu.
Fakat belirli sayıda Bitcoin olmasından ötürü bloklar sonsuza dek 50 Bitcoin vermeyeceklerdi. Satoshi oldukça zekice bir sistem ile emisyonu düzenlemek için bunu yaptı.
Bitcoin yarılanması aslında kodun içinde yer almaktadır. Bu belirlenn zaman dilimlerinde gerçekleşecek şekilde programlanmıştır. Her yarılanmanın sonunda % 50 oranında kesinti yapılır. Bu da her 210 bin blokta bir gerçekleşir. Bitcoin içinde pek çok işlem blok sayımı gerçekleşmektedir. O yüzden doğru bir zaman tahmini vermek doğru olmayacaktır.
2009 yılında 50 Bitcoin ile başlandığını söylemiştik. Fakat bu 2012 senesinde 25 BTC’ye düşmüştür. Aradan geçen dört yılın ardından yani 2016 senesinde ise bu 12,5 BTC oldu. Yine aradan geçen dört yılın ardından 2020’de 6,25 düştü.
Bu yarılanma başka para birimlerinde olmayan bir özelliği de beraberinde getirir. O da enflasyon oranının tahmin edilebilmesidir. Günümüzde Dolar’ın ya da diğer fiat birimlerinin enflasyon oranlarının ne olacağını kimse bilemez. Diğer yandan Bitcoin’de bu daha kolaydır. 2030 ya da 2050 senesinde Bitcoin’in enflasyon oranının ne olacağını bilmek mümkündür. Bu yarılanma aynı zamanda yeni Bitcoin miktarını da sınılıyor. Böylece kripto para birimi çok daha değerli bir hale geliyor.
Bu yarılanmanın Bitcoin’in fiyatı üzerinde oldukça önemli bir etkisi vardır. Bitcoin’e olan talep artmaya devam ediyor ve kripto para birimi değerini artırma eğilimi içine giriyor. Genelde bu yarılanmalardan sonra fiyatta üst düzey yükselmeler yaşanma eğilimi ortaya çıkabilmektedir.
İktisat teorisi de bir malın arzında bir azalma var ise ve talep devam ediyorsa, fiyatı üzerinde yukarı doğru bir baskı olduğunu da açıklamaktadır. Yatırımcılar ve tüketiciler yüksek talepte kalırken yeni Bitcoin arzından bir azalmaya sebep olur. Bunun sonucunda da pek çok analist Bitcoin’in değer kazanacağını düşünüyor. Fakat bunun kazanımlarının büyüklüğü ve hızı konusunda da farklı görüşler de bulunmaktadır.
Fakat tüm bu değerlemeler konusunda beklentinizi abartmayın. Bitcoin daha önceki yarılanmalar da değer kazansa da aynı şeyi yeniden meydana geleceğinin herhangi bir şekilde garantisi bulunmamaktadır. Piyasa değiştikçe fiyatta dalgalanmalar yaşanması da normaldir. Araştırmalarınızı oldukça derinlemesini yapın ve piyasadaki dolandırıcılara karşı olabildiğince dikkatli olun. Bunlara dikkat etmeniz çok daha faydalı olacaktır.